Başlığı okuyunca neden bahsedeceğim pek anlaşılmıyor olabilir. Hiç zamanı olmamak mı? Geçen zamana aldırmamak mı? Yoksa zamana meydan okumak mıdır zamansız olmak?

Maalesef Türkçemizde kelimeler her yöne çekilebiliyor. Muhakkak açıklamasına bakarak, aslında ne kastedildiğinin anlaşılması gerekiyor. Benim burada anlatmak istediğim: İnsan yapısı bir eşyanın, bugünkü neslin ihtiyaçlarını, gelecek neslin ihtiyaçlarından ödün vermeden karşılayabilmesidir. İşte evladiyelik, yadigâr dediğimiz mekanik saatlerin en büyük özelliği “Zamansız olmalarıdır”.

Geçenlerde mağazamıza gelen bir müşterinin kolunda 1950’li yıllar yapımı Tissot PR 516 model bir saat gördüm. Bu saatin görselini, şuanda mağazamızda sattığım benzeri ile birlikte sizlerle paylaşmak istedim.

Doğru saat ve tasarım işte budur! Saatiniz yıllara meydan okur. Babanızın lise mezuniyet hediyesini, emekli olduğunuzda hala saat vitrinlerinde görebilirsiniz. Çoğumuzun kolunda 24 saat taşıdığı bir eşya olan saatin zamansızlık kavramı işte böyle bir şeydir!

458 defa okundu

5,376 total views, 1 views today